Neredeyse tüm sezon maçlarını izlediğim, deplasmanlara gittiğim, bana İngilizlerin futbol tutkusunu yaşatan, ben niye 18 yaşıma hiç stadına dahi gidemediğim bir takımı tutuyorum dedirten futbol mabedi.
İlk olarak 1999 yılında tanıştım bu takımla. İlk gittiğim maçları Birmingham dan Walsall takımı idi. Maç 1-1 bitmişti. Maça gitmemize vesile olanlar sayesinde şeref tribününde oturmuştuk. Sonrasında da futbolcularla tanışıp fotoğraf çektirmiştik. Stockport County o zaman adı Division One olan,Premiership in bir altında oynuyordu. Ancak o tarihte stadlarının yanında 'shop'ları vardı. Oldukça çeşitli sayıda ürünle.
Stadda insanların yiyecek alabilecekleri yerler ve İngilizlerin vazgeçilmezi bira satan bir bar vardı.Şeref tribünü tarafında bir kokteyl alanı mevcuttu. Gişe önünde satılan "match day" dergisini babalar oğullarına maçtan bir anı olarak satın alıyorlardı. Böylece onlara da taraftarlık ruhunu aşılayarak takımına bir taraftar daha kazandırıyordu. Belki de takımın marşının adı bu nedenle "bababım taktığı atkı" idi.
Endüstriyel futbolla ilk tanışmamdı. Ancak tüm bu endüstriyellik için de o amatör ruh bozulmamıştı.İşte futbol buydu.
Daha sonraki ziyaretimde takımın tam bir taraftarı olmuş ve bahsettiğim gibi tüm bir sezon izlemiş,9 maç gol yemeyerek İngiltere'de rekor kırmalarına şahit olma fırsatı yakalamıştım.
İşte ben o gün endüstriyel futbolla, amatör ruhun kaynaşabileceğini hissetmiştim.
Puan farkını 8'e çıkartmak ufukta ve psikolojik eşik de buralar
-
Kayserispor maçı bilmem kaç yılın en önemlisi. Puan farkını 8'e çıkartmak
ufukta ve psikolojik eşik de buralar. 8 - 10 puan dolaylarında gezen fark,
rak...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder