Fenerbahçe-Galatasaray derbisinin üzerinden 2 gün geçti.Ancak yazma fırsatı bulabiliyorum.Öncelikle Fenerbahçe'yi tebrik ederim.
Asıl meseleye gelince. Rijkaard bazıları tarafından B Planı olmamakla eleştirilmişti ve böyle giderse takımın düşüşünün devam edeceğini söylemişti. Çeşitli spor yazarlarımız da buna karşı çıkmıştı ve Rijkaard'ın sistemine bağlı kalmasını doğru bulmaşlardı. Buna Rijkaard'ın kendisi de dahil. B Planımız elbetteki var ama sistemimizden memnunuz ve onu geliştirmeye çalışıyoruz diyerek eleştirileri savurdu ve iplerin elinde olduğunu gösterdi. Tek bir sorun vardı ki Türk spor medyasının kalitesizliği ve Türk sporseverinin sabırsızlığı.
Rijkaard teknik direktör değil diyenler de çıktı piyasaya, Rijkaard Go home diyenler de. Aslında bundan ayrı bir yazıda bahsetmek istiyıordum ama yeri gelmişken söyleyeyim, hani futbolcular 32sine geldiklerinde yaşlandılar bıraksınlar artık diyoruz ya sanırım 50 yaş üstü de futbol yorumculuğu yapmasa daha iyi olacak.
Rijkaard'a dönersek; futbolu ondan daha iyi bilmem sözkonusu değil,ama kendi blogumda bir iki gözlemimi yazmamın da sakıncası olmaz sanırım.
Galatasaray'ın en büyük zaafı orta sahası. Trabzon maçında bunun sinyallerini almıştık ve ben o zaman Emre gibi çok koşan,hırslı birine sahip Fenerbahçe orta sahasının pres ile Galatasaray orta sahasının oyun kurmasına engel olacağını öngörmüştüm. Buna bir de kanatlardaki ikili sıkıştırmalar eklenince Galatasaray'ın oyun kurması neredeyse imkansızlaştı. Sanırım Rijkaard'ın çözüm bulması gerekn nokta bu. Ayhan,Sarp ve Mehmet Topal'a pres yedikleri zaman ne yapmaları gerektiği, diğer arkadaşlarının onlara yardıma gelmeleri, nasıl pozisyon almaları gerektiği, bir oyuncu çok baskı altına alınırsa onun görevini üstlenecek alternatif oyuncular gibi konuları çözümlemesi gerekiyor.
Ben olsam Elano yu da dahil edip 4 orta saha oyuncusunu alır ve paf takımdan 6-8 kişi le pres yaptırıp topu kaybetmeme idmanı yaptırırdım. Belki de yapıyorlardır bilemem.Ancak bu bize gösteriyor ki Türk futbolcusu pozisyon almak gibi temel futbol bilgisi yönünden biraz zayıf.
Her ne kadar Anadolu takımları Fenerbahçe kadar yoğun bir şekilde pres yapacak fizik güce sahip olmasa da Avrupa maçları ve iyi konsantre olmuş takımlar Galatasaray'ı zorlayacaktır.
Total futbolun en önemli özelliği sanırım takım içi yardımlaşmanın en üst düzeyde olması ve Galatasaray'da son maçlarda bu eksik.
Bir de disiplinsizlik sorunu göze çarpıyor.Aslında disiplinsizlik değil de bence oyuncular panik oluyorlar ve bu anlarda ayakları yere sağlam basan birisi çıkıp da onları sakinleştirmiyor. Burada da kaptanlık devreye giriyor. Arda kaptan olarak eleştiriliyor ancak tecrübeli Ayhan'ın yaptığı da ortada. Futbolcuların panik olmaması,skor ne olursa olsun sakin kalmaları halinde çok daha etkili olabilecekleri anlatılmalı. Eminim ki anlatılıyordur,sonuçlarını görmek için beklemeliyiz belki de..
Sonuç olarak Rijkaard sistemini geliştiricek ve kusursuz bir takım yaratacak..ben inanıyorum...ancak; Loading, Please wait..
Puan farkını 8'e çıkartmak ufukta ve psikolojik eşik de buralar
-
Kayserispor maçı bilmem kaç yılın en önemlisi. Puan farkını 8'e çıkartmak
ufukta ve psikolojik eşik de buralar. 8 - 10 puan dolaylarında gezen fark,
rak...
2 yorum:
Öncelikle şunu belirtmeliyim ki, sıkı bir Beşiktaş taraftarı olarak Fenerbahçe ve Galatsaray arasındaki maçı en rahat izleyenlerden biriyimdir. Ancak bu rahatlık her nedense bir yerden sonra garip bir strese dönüştü. Yazmış olduğun şeylerde kelimesi kelimesine haklısın. Ama, gözle görülen bir şey var. Fenerbahçe savunmasından dönen hemen hemen bütün toplar Ayhan Akman ya da Mustafa Sarp' ın ayağında kaldı. Ama sonuç, ya zorlayıp topu kaptırdılar ya da geriye dönüp atağı en başa sardılar. İşte stres yaratan olay bu. Evet, sahayı daraltan, önde basan ve gerçekten çok inançlı bir Fenerbahçe var karşında ama -futbolda belki de en önemli toplardır defanstan seken toplar- seken toplara hep hakimsin. İşte, bu ne demek? Örnek vermeye kalksam açıklamam bile gerek kalmaz sanırım. Bu topun Xavi' ye, Xabi Alonso' ya, yaşına rağmen Scholes' a, vs. düştüğündeki etkilerini zaten her maç izleyen biliyor. Kreatif bir ön libero almak değil olay, kreatif bir futbolcudan ön libero yaratmakla da olabilir. Elano' yu biraz denemiş de olsa bu taktik için yeterli olamayacağı bariz belli oldu. Kadro düşünüldüğünde de aslında orayı o şekilde kullanabilecek bir futbolcu göremiyorum. Ama bence, bu işin altından genç olmasını da göz önünde bulundurursak Arda kalkabilir. Ön libero oynasın demiyorum, ön liberolara ön liberoluk yapsın:) Gol zaten atabilecek kapasiteye yeterince sahip bir kadro var, denenebilir. Ya da benden bir tavsiye, Eskişehirsporlu Doğa. Tabi ki bu işler bize düşmez ama, yabancı alınacak olursa da Almanya Ligi maçlarını izlemek yeterli olacaktır kanımca. Bu arada, çok güzel bir blog yaptığını da belirtmek isterim. Hala benim kim olduğumu anlayamadıysan da :)
Serkan
Sabır kavramı ile tanışıp Rijkaard'a olan güvenin devamı halinde sarı kırmızılı taraftarlar güzel günler görecek. Buna inanıyorum...
Yorum Gönder